Under Construction
30 Temmuz 2013
HER GECE ACIK OTOBUSLE GAZIANTEP TURU
27 Kasım 2012
9. CUMHURBAŞKANIMIZ SAYIN SULEYMAN DEMİREL'DEN OVGU



NİL ULUSLAR ARASI EĞİTİM ORGANİZASYONU
Bilgisayara İndir

Bilgisayara İndir

Bilgisayara İndir
Dr RUKNETTİN
ZEUGMA





Arsan Turizm ve Seyahat Acentası'nın başlattığı "Zeugma'yı Kurtarma Kazılarına Destek Kampanyası" Amerikan Seyahat Acentaları Birliği'nin (ASTA) ve Smithsonian Magasine'in çevre ödülü yarışmasındaki 52 dünya projesi arasında yer aldı, Bangkok'ta yapılan ASTA 66. Dünya Kongresinde, ASTA Çevre komitesi standında, Arsan Seyahat Acentası'nın Genel Müdürü Ayşe Nur YILMAZER, ASTA Çevre Komitesi yetkililerine, projeye büyük destek veren Gaziantep Şahinbey Lions Kulübü'nün bayrağını armağan etti.
Gaziantep'in Nizip ilçesinin Belkıs köyünde bulunan Zeugma antik kenti, Fırat nehrinin kolay geçilen bir noktasında yer aldığından, tarihin en eski çağlarından bu yana çok önemli bir geçit yeri olmuştur. Ticaret açısından olduğu kadar, askeri bakımdan da her zaman önemini korumuştur. Doğudaki ve batıdaki imparatorlukların doğal sınırı olan Fırat nehri kıyıları büyük savaşlara sahne olmuştur. Büyük İskender, İran seferine giderken, Fırat'ı buradan geçmiş ve sonra Helenistik dönemde şehir yeniden imar edilmiştir. Kommagene krallığı sırasında Zeugma dört önemli şehirden birisi idi. Roma İmparatorluğu döneminde ise, Fırat'ı koruyan dört büyük askeri garnizondan en güneydeki Zeugma'da bulunmaktaydı. Roma devrinde şehir çok büyümüş, güney Suriye'deki Palmyra kenti ile kültür, sanat ve ticari alanda çok yakın ilişkilere girmiş ve çok zenginleşmiştir. Özellikle M.S. 2 ve 3. yy'da en parlak devirlerini geçiren şehir, Bizans döneminde eski canlılığını kaybetmeye başlamıştır. Sonunda islam akınlarına dayanamayarak önemini yitirmiştir. Zaten bölgede değişen siyasal dengeler sonucunda eski önemi de kalmamıştı. "

Köprü başı" anlamına gelen Zeugma, özellikle Roma döneminde sanat alanında çok ileri gitmiş, zengin villaları süsleyen mozaik döşemeler dünya örnekleri ile yarışır hale gelmiştir. Diğer taraftan Palmyra etkisi ile özellikle mezar heykeltraşlığı sanatında çok ilerleyerek kendine özgü tipler ortaya koymuştur. Malazgirt savaşından sonra Anadolu'ya gelen Türkler ilk kez karşılaştıklan antik mimarlık eserlerini gördüklerinde, çok iyi imar edilmiş ve gösterişli yapılarla süslü olduğu anlatılan Saba Melikesi Belkıs'ın ülkesine benzettikleri için, diğer bazı antik kentler gibi (Aspendos-Belkıs, Kyzikos-Belkıs) Zeugma'ya da Belkıs adını vermişler ve sonradan kurulan köy de aynı adı almıştır.
Zeugma ören yeri M.S. 2-3. yy'larda Roma lejyonerlerini barındırmış, Fırat nehrinin şenlendirdiği fıstık ağaçlarının gölgeli yeşilliği arasında muhteşem bir sanatı, zevki ve görkemi yansıtan büyüleyici bir çağı dünya tarihine hediye etmiştir. Ancak kaçak kazılar ve bozuk yollar, bu ören yerinin gün geçtikçe tahrip olmasına, böyle görkemli bir medeniyetin zarar görmesine neden olmuş, buna ek olarakta ören yerinin Birecik Barajı suları altında kalması, buradaki kültüre son darbeyi vurmuştur. Gelişmekte olan ülkelerin kötü tarihini bu defa yenmeli, dört bir yanı paha biçilmez arkeolojik değerlerle dolu olan ülkemizin önemli değerlerinin güneşte eriyen kar gibi elimizden yitip gitmesini seyretmeye izin vermemeliydik. Ulaşabildiğimiz tüm sivil toplum örgütlerini, kuruluşları bir araya getirmeli, yaratabileceğimiz bütün kaynakları zorlayarak yüzyıllara olan burcumuzu ödemeliydik. Bu duygular içinde üyemiz olan ARSAN Turizm ve Seyahat Acentası'nın başlattığı seferberlik kampanyasına katıldık. Belkıs'ı tanıtmak için hazırlanan broşürlere ve kazı çalışmalarına fon oluşturmak amacıyla hazırlanan kartpostalları, tanıtıcı yayınları, afişleri yakın çevremize satarak hem bu güzel yerin duyurulmasına hem de belirli bir birikim oluşturulmasına katkı sağladık. Dünya çapında çeşitli gazetede ve yayınlarda yazılan yayınlar, haberler, dia gösterili tanıtım çalışmalarımız karanlıkta bir çığlık etkisi gösterdi. Elde edilen samimi destek Gaziantep Müze Müdürlüğü kanalıyla Belkıs kazılarına aktarıldı. Gaziantep Müze Müdürlüğü'nün başkanlığında, yabancı heyetlerin de katıldığı fedakar çalışmalarla gün ışığına çıkarılan, yağmacılardan, bilinçsiz insanlardan korunan bu medeniyet, kazı çalışmaları ilerledikçe hayranlık verici boyutlara erişiyor. Her geçen gün daha çok arkeolojik bilgi ile değer büyük kültür ve tabiat varlığı sulara gömülmekten kurtarılmaktadır. Zamana karşı savaştığımız bu çabada tüm ilgili kuruluş, örgüt ve kişilerin desteğinin bize güç kattığını bir kez daha yineleyerek saygılar sunuyoruz.

Ardemsoft Eğitim Merkezi